Kürde doz ayarlama / kür içi doz artırma / anabolik ekleme üzerine.

[rastlantisal 3.971]

Merhabalar,

Ön not: Bu konu yarışma gibi spesifik hedefleri olan dostlar için değildir.

Bu konu normal normal sporunu yapıp hayatına anabolik steroidde katmış arkadaşlar içindir.

Kürde Doz Ayarlama: 

En çok sorulan konulardan biri bu. Küre ne ile başlamalı? Kürde doz artırmalı mı?  Bu iki alt başlık altında inceleyeceğiz. Ve bunları konuşmak için gerçekçi hedeflere sahip olmak gerekir. Hiç küre girmemiş biri ne kullansa zaten gelişecek. Bununla ilgili yapılmış şu meşhur çalışmayı bilirsiniz. Küçük dozlarda dahi spor yapmadığı halde bireyin kas kütlesi artıyor. Anaboliklerin doğası böyle. Doz arttıkça yan etkinin arttığını da unutmamak gerekir. Bu konu ise yanlış anlaşılmaktadır. Yan etki sandığınız şey işin sadece görünen kısmıdır. Uzun vadede daha farklı sorunlar da ortaya çıkmaktadır.

Bu yüzden ki gelişimi zamana yayıp, dozları olabildiğince düşük tutmak gerekmektedir. Bu hareket vücudunuzun kendisini toplaması için ona zaman vermektedir. Yağmurla gelen de seldir, baraj duvarlarıp yıkılıp komple boşalan barajla da gelen seldir. Ancak yıkım etkisi ve insanların kendilerini kurtabileceği zamanı yaratması açısından fark büyüktür. Vücudunuza kendisini kurtarabileceği zamanı tanımalısınız. O gelen yıkıcı suyu tölere edebileceği miktarda salmalısınız. Türk tipi bir acelecilik var sporcularda. Girilen dozlara bakıyorsun sanki 1 sene sonra yarışmaya katılacak. Öyle aceleci ve yıkıcı dozlar. Peşi sıra gelsin bitmez sorunlar.

Bu başlıkta da göreceğiniz gibi kalıcı kas kütlesi mümkün değil. E durum bu iken niye acelecilik? Yüksek dozlarda vücudu yıpratıp bir yerde durmak zorunda kalıp, ilk başladığınız yerlere dönecek iken niye vücudu yüksek dozda yıpratıp sürdürülemez şekilde büyüyelim?

Üstte yazanları da referans alarak sürdürülebilir kür kovalayacağız. Tüm bu süreçte ise bizim yanımızda çok büyük ve güçlü bir yardımcı olacak. Adına TEST diyoruz. Manipüle edilebilir hislerimizden, salondaki ali veli hocadan, instagramdaki abidik ve derdi sadece etkileşim almak olan hocamsılardan çok daha güçlü bir yardımcı. Şu saydıklarımın kötüsüne denk gelme ihtimaliniz çok yüksek iken, testin kötüsüne denk gelemezsiniz. Rakamlar yalan söylemez. Siz üzülmeyin, müşteri olmayı bırakmayın diye sizi manipüle etmez. Hakiki dosttur gerçeği yüzüne vurur. Örnek sporcumuz 70kg %12 yağ oranına sahip birisi olsun. Adım adım yapması gerekenleri yazacağım. 

• Natuırel değerleri ile tam teşeküllü muayene. Kalp, böbrek, karaciğer, dalak, damar sistemi, kanser vs vs gibi kürden etkilenebilecek hayati sistemlerde herhangi bir sorun olmadığının kontrolü.
• Natural değerleri ile Total testosteron, Free testosteron, Prolaktin, E2, LH, FSH, DHT, SHBG, Tiroit gibi hormonların testi. Bu rakamları muhakkak kaybedecemeyecek çekilde saklamalıyız. Günün birinde nereye döneceğimizi bilelim. 
• Natural değerlerde ve soğuk iken ölçü alınması. Bu sayede nitel gözlem yapabileceğiz. Boyun, omuz, göğüs, bel, kalça, üst bacak, alt kacak, kol çapları muhakkak alınmalıdır. Ağırlığını tartılmalı ve yağ oranınız ölçülmelidir. Mezura ile bunu yapabilirsiniz. Ölçüyü soğuk iken, sabah aç karnına tuvalete gittikten sonra yapılmalıdır. 
• İlk enjeksiyon 200mg testo ile başlanmalıdır. Her ay ölçü alınmalı ve gelişimin devam ettiği teyit edilmelidir. Aynı şekilde ilk ay testi yapılmalıdır. Nedir bu? Tam kan testi, Tam hormon testi, kolestrol ve karaciğer durumunu kapsayacak şekilde alınmalı ve her şeyin yolunda olduğu teyit edilmelidir. 
• İlk doz ile bir noktada gelişiminiz illaki duracaktır. Zaten hangi dozda anaboliğe girerseniz girin sonsuza kadar gelişemeyeceksiniz. Bu yüzden zamana yayıp oraya gitmeye çalışıyoruz. Gelişimin durduğu yerde dozu 300mg'a çıkarıp 1 ayda bu şekilde ilerleyeceğiz. 1 ay sonunda Total testosteron, Prolaktin ve E2 testlerine bakacağız. Aynı şekilde en azından ALT AST de bakarsak işi sağlama alırız. E2 eğer istedimizden yukarıda ise artık yanına anabolik ekleme zamanı gelmiş demektir. Anti aromatazlar ile sürdürmek çok stabil sonuç vermeyebiliyor. Biz denge peşinde koşuyoruz. Sporcumuz kürüne 200mg'da masteron ekleyecek. Anaboliğin esteri her zaman testosteronun esterine göre ayarlanmalı ki aynı anda enjeksiyon yapılsın ve iki de bir enjeksiyon yapılmak zorunda kalınmasın.
• Sporcumuz artık 300mg testosteron ve 200 mg masteron ile 1 ay daha geçirdi. Teste gitmeden önce Ölçüleri alıp kıyaslama yaptı. Hedefe yönelik ölçülerde ilerleme olmuş mu? Yağ oranı ne durumda? Ağırlık ne durumda? Beslenme ile ilgili kriterleri (aşağıda bahsedeceğim) yerine getirmiş mi? Her şey istenildiği gibi ise yeni prosedür ile 1 ay daha geçirdiğinden Tan kan testi, ALT, AST, Total testosteron, E2, DHT testi verecek sadece. Niye diğer hormon testlerini vermiyor? LH ve FSH zaten kapalı niye her seferinde bunun için para harcasın? Küründe prolaktini yükseltecek bir şey yok ve mental olarak da aşırı kıskançlık, paranoya, cinsel isteksizlik, uyku kabusları gibi sorunlar yok. Yani ortada prolaktin testi yaptırmaya bir sebep yok. Cinsel sorunlarda olmadığı için bir SHBG testine ihtiyaç yok. Eğer yaşasa idi bunları da testine eklemeliydi.
• Test sonuçları istenilen gibi ise gelişim durana kadar bu dozları hiç bozmadan devam etmeli. E2 istenilen aralıkta ise Masteron dozunu artırmasına da gerek yoktur. Masteron burada anabolik etkisinden ziyade sürdürülebilir denge için bulunmaktadır. Gelişim yine durduğunda ise;
• Artık dozlar 500mg testosteron ve 400mg masterona ulaştı. Tüm bu süreç içersinde kendisine temizinden 10kg eklemiş olsun. Ona göre de beslenmesi zaten revize edildi. Yine yukarıdaki test ve ölçü prosedürlerine göre üstüne düşen her şeyi yaptı. Yine gelişim durdu. Şimdi ne yapılacak?
• İki ihtimal ile ele almamız lazım. Eğer kan değerleri iyi, iç organlarda herhangi bir hasar emaresi yok ise, Testisler aşırı küçülmedi ise anabolik etki işini testosterondan alıp daha güçlü bir anabolizan ekleme zamanı geldi demektir. Bu kısım tamamen sporcumuzun hedeflerine yöneliktir. NOR19 grubu anabolik kullanıp kısa sürede patlama yapıp sonrada değerler düzelene, testis büyüyene kadar cruise / TRT dönemine geçebilir. Veya daha az etkili ve daha az yan etkili bir anabolik ile bu süreci daha ileri tarihe kadar öteleyebilir ve orada cruise / TRT dönemine geçebilir. 
• PCT yapılmalı mı? Eğer toplam süre 10 ay oldu ve siz arada NOR19 grubu ilaç kullandı iseniz evet yapmanız hayrınızadır. Ancak PCT başlayıp 2 ay sonra küre dönecekseniz yapmayın. Boşuna vücudunuzu strese sokmayın. PCT ve sonrasında en azından 5-6 ay beklenilecekse PCT yapın. 

Cruise / TRT dönemini iyi anlamamız lazım. 500mg ilaç ile TRT olmaz. Sizi 500 - 800mg arası tutacak doz ile TRT olur. Vücudu boşa aldık. Bu dönemde antioksidan yüklemesi yapmak gayet yerinde bir karar olacaktır. Keza aynı şekilde bozulmuş hangi değer var ise bunları düzeltene kadar devam etmelidir. Kendimize iyi davrandığımız dönemdir. Planlı bir süre cruise ruhuna aykırıdır. Değerler düzelene kadar uzatılmalıdır. 

Beslenme: En çok yapılan hatalardan biri bu. Kür başında kaç kalori alıyorsa, ne kadar makro alıyorsa kür sonunda da aynısını alıp gelişimi durdu zannediyor. Hayır arkadaşım gelişimin değil ama beslenmen zayıf kaldı. Yeni spor düzenine ve yeni kas kütlene göre bunu artırdığından emin olmak zorundasın. Çünkü 3 ay önce hangi makro düzeninde ise 3 ay sonra da aynısı ile devam ediliyor. Eskiden senin motor 1000CC idi ve ona göre yakıyordu. Sen aynı miktarda benzin kullandığın halde motorun artık 1300CC. Yeter mi hiç? Tıpkı artan ağırlıklar ve performansınız gibi beslenmeniz de artmalı.

NOR19: Eğer bu grupta iseniz işleri çok sıkı tutmalısınız. Testler ve kontroller hızlı gerçekleşmeli. Ve kür döneminizde sadece kısa dönemler ile kullanılmalı. Keza bazı bünyelerde yan etki ilaç kandan çıktığında değil, metabolitlerde kandan çıktığında (Deca için 18 gibi...) ortadan kayboluyor. Bunu unutmamak gerek. Maruz kalma süresi arttıkça, doz arttıkça sorun yaşama ihtimalinizde artar. 

Boldenon: Karaciğer, böbrek gibi hayati organları çok yoran, kan değerlerini hızla bozan, sivilcelenmeye sebep verebilen, bazı bünyenelerde tüm bu yan etkileri metabolitleri kandan çıkana kadar gösteren etkisi, yan etkisine değmeyecek bir ilaçtır. Onun yerine lab. rimabolon bulmak çok daha iyidir. 

Marka seçimi: Vücuduna hormon almak verebileceğiniz en büyük kararlardan biridir. Hormonlarınız = karakteriniz bunu unutmayın. Hal böyle iken 3 kuruş kar edeceğim diye ne idüğü belirsiz, hakkında şaibeler olan markalardan uzak durun. Anabolik, test, beslenme, PCT ilaçları, MCT destekleri gibi kalemlere zaten bütçe ayırmış olmanız gerekir. İlaç parası diğerlerinin toplamının yanında küçük bir kalem olarak kalmaktadır. Eğer bütçe sıkıntı ve kafaya konuldu girilecek ise yine kendini ıspatlamış markaların birinin only testosuna bütçe ayırıp diğerlerinden kısmamak gerekir.

Uyku ve iştah sorunu: Bir noktada yemek yemek dert olmaya başlayabilir. Defaen uykudan uyanıp uykusuz kalabilirsiniz. Bu noktada kesinlikle MK677 kullanmanızı tavsiye ederim. MK677 uykusuna dayanabilmek mümkün değil. Aynı şekilde iştaha olan etkisi çok iyidir. Uyursunuz ve yersiniz.

Cruise ve PCT döneminde hacim kaybını yavaşlatma: Bu noktada androjenik olmayan ve büyüme hormonuna oynayan MK677 ve / veya aynı mantıktaki PEPTİDlerden destek alabilirsiniz. Noxy MK677 ile denedim ve çok işe yaradı. 

Amerikayı yeniden keşfekte hevesi: Zaten güvenli bir yol bulunmuş iken niye maceraya giresiniz. Bunu da sıklıkla görüyorum. Bilhassa PCT için yeni maceralar yeni fikirler, anaboliklerde yeni uydurmalar deneniyor. Niye? Siz denek misiniz? Denenmiş ve işe yararlılığı / güvenliği belli yollardan gidin. Siz değerlisiniz. 

6 ay sonra uluslararası yarışmaya katılacakmış aceleciliği: Canlar bunu yapmayın. Bu iş seneler sürecek uzun soluklu bir maceradır. Zamana yayın. Bana ne olacak demeyin. Size çok şey olur. Milyon milyon dolarları olan adamlar totoyu doğrultamıyor bu sporda. Onlarda sizin bildikleriniz gördükleriniz. Bir de adı sana olmayan ve heder olmuş bir sürü sporcuyu düşünün. Hızlı gelenin hızlı gittiğini de unutmayın. 70 kilo başlayıp büyükçe bir kür yapıp 3 ayda 90 kg olup da PCT ve sonrası 3 ayda 70kg'a düşüp hayata küsmüş sporcu sayısı, spora devam edebilen sayısından fazladır unutmayın. Zamana yayarsanız size garanti veriyorum 90dan düşeceğiniz rakam 80-82KG'dır.

SARMS ve PEPTİD Kullanımı: Bir noktada anabolik eklemek yerine bunlardan destek almayı hesaplamalısınız.

Profesyoneller genelde böyle yapıyor. Doz artırımı bir yere kadar sonuç veriyor.

Saygılarımla.

[zZerothpen 8]

Kesinlikle katılıyorum hocam artık 400 lü karaciğer değerleri normal geliyor bazılarına...

Acelemiz yok. Bu bir süreç ve yayarak ilerlenmeli.

İlk seneden tüm tuşlara basmanın manası yok. 

[Diver 2.176]

@rastlantisal hocamdan Allah razı olsun. Çok şey öğreniyorum. Çok değerli bir yazı olmuş eline sağlık. Naçizane eklemek istediklerim var affına sığınarak🙏🏻

Karaciğer koruyucu kullanımı:  Çok fazla koruyucu kullanmanın faydadan çok zararı olacağını düşünüyorum. Nac(asetilsistein)600 mg ve Devedikeni tohumu (ekstresi olabilir) yeterli olacaktır.  Nac'ı aile hekimine yazdırıp Devedikenini aktardan alıp ucuza mal edebilirsiniz. İsteyen tabi black guardian, on cycle yada 4 hepa kullanabilir tercih meselesi. Hepsini aynı anda kullanmaya gerek yok.

Böbrek koruyucu: Cystone ve astragalus kullanılabilir. Böbrekte kum, taş iltihap yada idrar yolu enfeksiyonu dahil kullanılabilecek bitki çayı ; Altınotu bitkisi, funda yaprağı, kıkkilit otu ve ısırgan otu. Birer tutam kaynamış suya atıp 15 dk demleyip içilebilir. Günlük bir kupa yeterli olacaktır.

Su tüketimi: Yeterince dikkat edilmiyor. Şu kadar litre demem doğru olmaz herkesin bünyesi farklı. Fikir vermesi için 100 kg birisinin 4-6 litre su içmesi gerekiyor.

Marka seçimi: Arkadaşlar hala ilaçların yan etkisine bakarak dolu boş mu muhabbeti konuşuluyor. En büyük kanıt vücut ölçülerinde ve aynadaki değişimdir. Salondaki arkadaşım x marka kullandı tüm yan etkileri gördü ben y markadan hiçbir etki görmedim sözünü çok duyuyoruz doğru bir yaklaşım değil.

Beslenme: Kas kazanımı için kalori fazlası, yağ kaybı için kalori açığı olmak zorunda. Günlük almanız gereken kaloriyi hesaplayıp %10-20 artırmalı/azaltılması. Gelişimin durduğu yerde yine aynı oranda oynayarak devam edilmeli. Bulkta ise yaygın yapılan hata insülin direncine dikkat edilmemesi. Uzun süre yüksek karbonhidrat tüketiminde alınan verimin düştüğünü düşünüyorsanız aralıklı oruç yada sıfır karbonhidrat günleri belirleyin. Hangi aralıkta ve kaç gün yapılması size bağlı.

Antrenman : Antrenmanlar konusunda söylenecek çok söz yok diye düşünüyorum çoğu bilgiye rahat ulaşıyoruz. Genelde gördüğüm en büyük hata ara verilmemesi. 7 hafta on 1 hafta off şeklinde ara verilmesi sizi geriye atmaz. Tam tersi daha iyi dönecekseniz. 

Sakatlık: Arkadaşlar bu konuda görülen en büyük yanlış ağrı ile hareket kısıtlılığı ile sinyal veren yerin üstüne gidilmesi. Bu konuda çivi çiviyi sökmüyor malesef. Ara verilmeli o bölge dinlendirilmeli geçmediği takdirde doktora gidilmesi gerekiyor. Doktora uymalı, hırsa yenik düşüp yeterince iyileşmeden spora dönülmemeli. Maddiyat el veriyorsa tb500 ve Bpc-157 iyileşmeyi çok hızlandırıyor kesinlikle tavsiye ediyorum. Kendim, eşim ve kardeşim üzerinde bire bir tecrübe ettim.

 

Not: Steroidler şapkadan tavşan çıkarmaz. Bu ilaçlardan mucize beklemeyin. Beslenme, antrenman ve dinlenme yoksa size katacağı bir şey yoktur. Sabırla ve disiplinle uzun zaman çalışmak gerekiyor. 

Başta @Loving hocamın kitapta yazmayan bilgileri olmak üzere çok değerli yazılar var lütfen forumda vakit geçirmeden araştırmadan konu açmayın🙏🏻

[rastlantisal 3.971]

@Diver eline, aklına sağlık. Çok yerinde ve güzel ilave olmuş. 

Umuyorum ki bu iki yazı arkadaşlar için rehber niteliğinde olur. Kafadaki karışıklıkları giderir. 

[GHOST 817]

Hocam çok güzel anlatmışsınız @Loving hocanın konuları gibi çoğu sporcu bunları bilmeyerek anlamadan bu işlere kalkışıyorlar.