metinav

Uygunsuz kan vermek yanlış bir durum bunu kabul etmek gerek.Fakat kan verme ihtiyacı için insanların yalan söylemek zorunda bırakılması da saçmalık.Bazı hastalar için zararlı durumlara yol açabilecek bir kan bağışçısının kanını almamak olduğu gibi çöpe atmak ekonomik kayıp ve zarardır.Kanın bir çok alt içeriği başlı başına kullanılabilir ve değerlendirilebilir.Kızılay kanın durumu hakkında tüm testleri yapmadığı ve maliyet hesabı yaptığı için, bağışçıların insiyatifinde kanı alıp satmaktadır.Bu şekilde bile alan kullanan insanlara zararı olması muhtemeldir. Yıllardır yaptığım kürlerden dolayı, kızılay sürekli trombosit vericisi olarak arar durur; ve il genelinde 10 kişiyi kayıt etmişler sadece...Doğal yollardan bir insanın çok fazla trombosit üretmesi veya çok fazla kaliteli kana sahip olup kısa sürede tamamlaması bu zaman için kolay bir şey değil.İllaki suni sebebepler ve hayat tarzı etkili olur. Umarım bir gün ülkemizde de yasakçılık yapmadan, herkesin her şekilde sağlıktan yararlanması sağlanır.

Bunun cevabı, nereden nasıl baktığına ve hangi kritere göre değerlendirdiğine göre değişir.Kupkuru ve ağırlık kazanmış olmak pek rastlanılan bir durum değil.İnsan vucudunun yaklaşık %70 sudan oluşuyor.100 kg bir insanın 70 kilosu su...Yağlar kemikler kaslar iç organlar velhasıl tüm dokularda belli oranlarda su var.Dolayısıyla en basitinden su miktarıyla oynanırsa görüntü açısından çok derin değişimleri yakalanır demek oluyor.Yağları yakarsan, içerisinde ki suyu da atmış olursun.Kilo artar mı bu durumda, azalır mı ? Kasların içine normalden daha fazla su çekersin ve daha diri-dolu görünür, ama bu geçici bir durumdur en küçük beslenme hatasında yada o anabolik etkiyi oluşturan etkeni ortadan kaldırınca o su (kilo) gider...Sarkoplazmik büyüme esasında yanılgıdır ve daha çok görüntüdür.Hücresel büyüme gerçekleştirilebilirse her hücrenin içinde su olması gerektiğinden doğal olarak kalıcı kaslı ve kilolu olabilir insan.Bunun da gerekenleri farklı şeyler... Türkçe de terimlerin gerçek anlamları pek kullanılmıyor ve ifade edilmek istenen anlam uygunluğuna bakılmaksızın herhangi bir kelimeye yükleniyor. Hacim, kütle, kilo, ağırlık, doluluk, dirilik, kuruluk, bulk, define, kaslı, şişman, yağlı, sulu vb. hepsi detayda da olsa, farklı anlamları ifade ediyor. Genelde istediğimiz deri altı yağı suyu atmak ve kasların içini glikojen ve suyla doldurup hacimli dolgun göstermek.Yağlar görüntüyü bozan ve kas hatlarını kapatan yuvarlaklaştıran bir duruma neden olduklarından istenmemektedir.Kas hücreleri içine çekilen su hacimsel olarak irileşme sağlar.Üstüne deri altı yağı yok edilmişse kütle tam olarak ortaya çıkar.Bunun yanında hücre dışındaki sular azaltılırsa bu sefer kuruluk ortaya çıkar kas lifleri daha fazla belirginleşir...

Kızılayın kan bağış formunda tamoksifen ve diğer steroid maddeler kullanılıp kullanılmadığı soruluyor.Maalesef yıllardır bir şey kullanmıyoruzu seçip işaretledik kan verebilmek için Hastanelere giderek danışmadan kan bağışı yapmak istiyorum, ihtiyacı olan hasta var mı diye sorabilirsin.Özellikle ameliyat edilen hastalara kan takviyesi gerektiğinden verme şansın var.Kızılay para ile satış yaptığı için, hasta yakınlarının da işine gelir bu durum...Ve bundan sonra doldurduğun formlarda ona göre işaretleme yapman gerekiyor.Yada bir miktar para vererek kanını aldırabilirsin, ne tutar bilmiyorum...

Danabol su tutumu konusunda 50 mg dozla, deca ile yarışacak seviyede güçlü bir steroid.Çevremde danabol yüzünden östrojeni fırlayıp jineko olanlar da oldu 3-4 haftada.Deneyimler insanın kendi vucudunu tanıması için tartışmasız derecede önemli çoğu zaman...

@fatih05044 Öksürük olmak zorunda değil.Bazen olur bazen olmaz bunun başka sebepleri de var...Etki alıyorsan ve hormon değerlerin de de değişimler varsa takılma.Trenbolonun en bariz belirtisi gece terlemeleri ve uykusuzluk öfke sinir durumlarıdır.Ben her gece 3 defa çamaşır değiştiriyordum, yatağa su gecmesin diye altına işeyen çocuklar gibi muşamba sermeyi bile denedim.Neyse ki su geçirmez alezler çıkmıştı onlardan aldım Akciğerlerdeki bronş kılcal damarlarında daralma yapmasından kısa vadede öksürük yaptığı düşünülüyor.Tam anlamıyla kesin değil ve bunun olup olmamasının bir önemi yok.Haftalar geçtikçe ciğer kapasitesinde azalma, nefes nefese kalma, belli hareketleri tekrarlayamama, çabuk yorulma oluyorsa, çalışıyordur diye düşünebilirsin...

Geçmiş olsun. Aynen, decadan ziyade danabolun etkisiyle kısa sürede su tutumunun artmasından, tansiyon yükselmesi gerçekleşmiş gibi görünüyor.Dideral tarzı beta blokerler tansiyonun su fazlasından olması durumunda pek etkili olmazlar, daha çok kalp ritmiyle ilgili psikolojik etkilerde yararlı olurlar.Telmisartan da nabız yönüyle sekonder değişimlerden kalp ritmini dengede tutmaya, dideralle farklı yollardan benzer işlevdeler. Su tutumunda daha çok kullanılan diüretik tarzı ilaçlardır.En güçlüsü furesemid hammaddeli olanlardır.Lasix hızlı etkilidir ve kısa vadede ödemi atmaya yarar.Onun dışında ikincil seviyede fludin gibi ilaçlar vardır.Bunlar daha zayıf olmakla birlikte yine tansiyonu düşürürler.Bir de genelde yarışma öncesi hücre dışı suyu atmak için de bazı sporcuların kullandığı potasyum tutucu hafif diüretik ilaçlar vardır.En bilineni aldacton dur...En az zararlısı bu olmakla birlikte androjen reseptörlerini bloke etmesi yönüyle kürdeki verimi düşürebilir.Erkeklerden çok kadınlara daha uygundur. Kısa vadede güçlü diüretik etki için lasix kullanılırsa tansiyon hızlı su atımıyla düşer.Ama bu ilaç hücre içi hücre dışı ayırmadan her yerdeki suyu atıyor ve kasların sönmesine de neden olabilir.Bir kaç gün için kullanılabilir... Benim daha çok önerim hücre içindeki suyu koruyan potasyum tutucu etkide olanlar.Ya hariçten yüksek potasyum alımı sağlanmalı, ya da bu etkide olan doğal veya ilaç statüsündeki maddelerle fazla su vucuttan uzaklaştırılmalı.Aslında kan sodyum potasyum magnezyum kalsiyum gibi minerallere bakılarak ve hemogram yaptırılarak neyin fazla veya eksik olduğu anlaşılmalı ona göre uygun yöntem kullanılmalı.Ama bu iş biraz angarya olmakta ve pro olmadığımızdan çok da gerekli görülmemektedir. Bitkisel su atıcı suplementler var, hücre dışı suyu atacak şekilde dizayn edilmiş oluyorlar çoğunlukla. Onun dışında belki kısa vadeli yüksek doz winstrol kullanmayı düşünebilirsin kürde olman sebebiyle.Decayla bir miktar rakip durumunda olacaktır illa ki Tuz ve karbonhidrat alımını sınırlamak, potasyum ve magnezyum oranını arttırmak (gıda veya ek destek) iyi olur. Ayrıca östrojen seviyelerini de biraz aşağı çekmen de su tutulumu için yararlı olabilir. Herkesin tansiyon değeri birbirinden farklıdır.Mesela benim 14-9 olduğunda başım ağrır ve rahatsızlık yaşarım.Normalde düşük tansiyonlu olduğumdan bu değer üst sınır benim için.Başkaları daha yüksek veya daha alçak değerlerde sorun yaşamayabilir. Son olarak önerebileceğim, bir iki ünite kan vermek de çözüm olabilir. Zamanında kürdeyken lasix ve bir çok diüretik kullanmıştım, çoğunda gelişime baltalayıcı rolde etki oluyor.Ama sağlık için gerekliyse kısa sürelerde olsa kullanmak icab eder. Ben genelde danabol anapolon tarzi steroidleri hızla ve aşırı su tutturduklarından kullanmıyorum.Çünkü bünyemde aşırı su tansiyon ve nefes nefese kalma sorunu yaratıyor.Şu an yaşadığın sorunun da decadan değil de, bu kısa esterli tabletlerden kaynaklandığını düşünüyorum.Decanın yanında sürekli kür boyunca kullanılabilecek, etkisini bozmayacak bir ilaç yok.Sadece diüretik potasyum arttırıcı özellikte suplementler min. seviyede etkileyeceklerdir...

Biraz espri amaçlı olacak ama pregnyl bulamayanlar, 1-2 aylık hamile bir bayan bulsun idrarını alsın brite sürahide süzüp diksin kafaya 4000-5000 ünite beta hcg almış olur Şaka bir yana bu oranlarda gebe kadınların idrarlarında hcg bulunuyor.Nasıl kullanılır hale gelir bilemem ama, doğal üretim için bu yöntem ilaç üretiminde hala kullanılıyor diye bilgiler mevcut. Ovitrelle alfa hcg, pregnyl ise beta hcg çok az bir farkı mevcut...Lh uyumu açısından %90 üzerinde etkililer.Burada doz belirliyor etkiyi.Daha önceden yazmıştım pregnyl ve choriomon arasında kendi hissettiğim etki farkını.Aynı ilaç, aynı madde, sadece biri idrar kökenli diğeri bakterilerle üretiliyor onda bile etki farkı var.1500 ünite altında ben etki alamıyorken başka bir kişi fayda görebilir.Kısacası kendinize uygun dozajı ve türü seçmeniz lazım.Burada verilen bilgiler deneyim mukabilinden ve yol göstermek amaçlı.Yoksa kimse kesin bir sonuç tavsiyesi yapamaz...

Forum kuralları gereği dış linkler verilmiyor.Bir sorunun olunca buradan yazabilirsin.Doktor dediğimiz insanlar da her yeni gelişmeyi takip etmezlerse, sürekli araştırmacı ruhla severek gözlem yapmazlarsa ve hastalarını samimi olarak iyileştirmeye çabalamazlarsa orada boşuna yer işgal etmiş olurlar.Normal bir devlet memurundan farkları kalmaz...Onun için tecrübeli ve çok fazla farklı durumlarla karşılaşmış işini severek yapan bir doktor bulmak çok önemli. Biraz da kendi sağlığınızı kendiniz araştırıp sorgulamalısınız.Bu işin başka yolu yok... Benimki sadece hormonlar arasındaki ilişki ve vucutta ortaya çıkardıkları etkiler üzerine bir yorumlama.Doğru yönlendirme yapmak için yazıyorum...

Prolaktini düşürmek için kullanılan bilindik ilaçlar var.Progesteron biraz daha karmaşık ve direkt etkileyen ilaçlar türkiyede yasaklı durumda.O nedenle dolaylı yollardan müdahale etmek mümkün.Özellikle östrojenle progesteron rekabet halinde olduklarından birinin artışı diğerini baskılıyor.Bu mantık ile etkilemek mümkün.Onun dışında dhea denilen prohormon maddenin progesteron üzerinde bir miktar etkisi var.Ayrıca dht hormonu progesteronu, progesteronda dht yi bloke ediyor.Dht türevi steroidler progesteronu baskılar... Folik asit ve b12 eksikliği kansızlık sebeplerindendir.Bu maddeler yeterince olmazsa alyuvar yapılamaz.Ayrıca hemotokrit denilen kanın koyu kısmının artışına, folik asit ve b12 nin olumlu yönde etkileri mevcut.Daha bir çok faydaları var, ama hormonlar üzerinde direkt etkileri yok...

Evlilik düşünen çoluk çocuk sahibi olmayı hedefleyen insanların kür yapmalarını ve hadi onu geçtim, pct yapmamalarını anlayamıyorum...Resmen kafasına silah dayamak ve tetiğe basmakla aynı etkide...Çevrenizde illa ki tüp bebek tedavisi için milyarları harcayıp başarısız olan onlarca insan vardır.Çektikleri dert tasa ve maddi sıkıntılar kolay katlanılır şeyler değil. Cinsellik ve libido eşlerin en önemli güdüleme fonksiyonu.İnsan buna zarar vermemek için elden gelen herşeyi yapar normalde.Fakat nedense gençlerde ileriyi düşünmeden bilinçsizce ve mantıksızca steroid ve hormon işlerine girme sevdası var.Bunların sonucu ilerde fazlasıyla geri dönüyor bilmenizi isterim.Kendini toparlar düzelir vb. fazla iyi niyetli beklenti sonucu bir durumdur.Çekirge bir zıplar iki zıplar, ya sonra ? Herşeyin zamanı ve uygun şartları var.Öncelik görüntüyse, gerisinin önemi yoksa, cialisle giderim mantığı varsa, o zaman başka tabiii

Eğer sebebi stres ise bu durumda stres hormonu kortizola odaklanmanız gerekir.Kortizol artışı, azdırıyor ve yayılmasını sağlıyor olmalı.Ayrıca kortizol bağışıklık baskılayıcı etki oluşturur.Dolayısıyla bu hastalığın mantar-bakteri-virüs kökeni varsa bu durumda kortizol sayesinde bağışıklık sisteminin baskılanmasıyla artışa geçiyordur...Covidde de sitokin fırtınasını engellemek için hergün kortizol veriliyor damardan.Bunu yaşayarak tecrübe ettim Protestan tıpda, doktorlar bunun çözümünü bulamamışlar (!) Halbuki herşeyin bir çözümü bir tedavisi vardır.

Cinsel isteğin varsa o zaman, normal östrojen seviyen bu da olabilir...Testosteronun normal çıkmış ama, lh seviyen de o testoyu sağlayabilmek için fazladan yükselmiş.Kısaca baskılanma var değerlerinde... Östrojenini ve progesteronunu daha iyi anlardık.Nedeni dht miktarına göre değerlendirebilirdik...

Herhangi bir ilaç kullanıyormusun ? Vucut tipin nasıl ? Östrojen düşüklüğü progesteronu yükselten sebep...Prolaktin çok fazla olmamakla birlikte bir miktar yüksek.Diğer değerlerin gayet iyi ve sağlıklı... Yaşadığın bazı sorunlar östrojenin dipte olmasından kaynaklanıyor tahminen. Keske DHT ve SHBG testi de yaptırsaydın bu durumda önemli...

Arkadaşlar gerekli önerileri yapmışlar, extradan ağır idman yapıyorsan şiddetini azalt vucudu biraz daha dinlendir.Karaciğer için ek destekler kullan.Demir depoların boşalmış, demir takviyesi ve c vitamini al.Definasyon kürüne başlamayı düşünüyorsan öncesinde 15 gün ara ver kan testosteron seviyelerin, normal seviyelere insin öyle propionata başla.Bu ara dönemde ve propun ilk haftalarında şuan vucudunda bulunan fazla suyu atmaya ve clenbuterol gibi uyarıcılardan yardım alarak yağ seviyelerini düşürmeye çalışman iyi olur.Hücre dışındaki suyu atman, hücre içindeki suyu tutman önemli.Yeni bir beslenme planı hazırlamalısın definasyona uygun olarak.Şuan vucudundaki fazla su tansiyon sorunları yaşatabilir bunun için kanını sulu tutman faydalı olur.Hemogram testin yok burada ama kan hacmin de artmıştır.Omega 3, e vitamini gibi suplementler işe yarar. Kısaca, hemen definasyon kürüne geçme önce vucudunu hazırla, 15-20 gün boşluk bırakabilirsin arada.Cardarin + sr9009 da bu ara döneme uyar. Östrojen seviyeni de arimidexle olması gereken aralığa getir öyle definasyona başla. Kolay gelsin

Pct dönemi aşağı yukarı herkeste aynı geçer.Yüksek östrojen yüksek shbg ve düşük dopamin vb. sonucu olarak yaşanılıyor genel anlamda. Bu dönemi kayıpsız atlatabilmek için çeşitli desteklerden yardım alabilirsin.Cardarin, dhea, clenbuterol, efedrin belki düşük doz anavar, proviron veya preworkout vb. enerjini yükseltecek destekler alarak spor yapmayı sürdürmen gerekir.Kaslarda atrofi olmaması ve su tutumunu önlemek için haftada 3-4 gün de olsa antrenman yapılması önemli.Daha bir çok şey önerilebilir fakat bunlar genel ve daha az zararlı belki zararsız seçenekler arasında...

Mesajımda genellikle 18-20 yaşlardaki gençlerde prolaktin yüksek olabiliyor ve saydığım sebeplerden vb. dolayı demek istedim.Yoksa sende öylesin diye yazmadım.Zaten yüksek olsa bile 33 lerde asla olmaz Senin troid hızlı çalışıyor t3 üst değere yakın.Düşük troid belirtilerine sahip olmaman doğal...Dikkat ettiysen önceki değerlerin (tsh) daha düşükken ne olduysa yükselişe geçmiş.Bu durup dururken yükselmez, bir şeyler kullanıyor veya buna neden oluyor olmalı.Bence kullandığın ilaç veya özel bir şeyler varsa onları bir gözden geçir. Prolaktini düşürmek mesele değil, eğer ciddi bir olumsuzluk yoksa...Sebebi ortadan kaldırmazsan bu ilaca bağımlı olmak demek.Kısa vadeli değil, kalıcı çözüm için sebebi ortadan kaldırmak gerekli. Troidleri bastıracak kadar güçlü bir hormon değil prolaktin.Büyüme hormonu, aynı anda troidler üzerinde ve prolaktin üzerinde etkili... Prolaktinin bu değerde sana yaşattığı etkileri kısaca yazarmısın ? Okuyan arkadaşlar için de bir kaynak olur...

Sürekli bir şeyler yemen gerektiğini az çok tahmin edebiliyorum Sporun faydası bu noktada, besinin kaslara girmesini sağlaması ve insülin hassasiyetini arttırması. Baya düşük seviyede açlık kan şeker oranın... Bunun da çözümü var elbet ama uzun süreçli.İyi tarafından bakarsak, yağsız kas gelişimi kolay olur

Kutu bazında söylemiş olmam pek olası değil Ama 1-2 aylık sürelerde piramit sistemde kullanılması sorun yaratmayacaktır.Fazlası vucudun alışmasına veya ters t3 artışıyla etkisizleşmesine neden olabiliyor.Çok hassas olmasa da uzun vadede böyle durumlar yaşanabilir.Günlük hayatta dengesiz beslenmemiz, aldığımız gıdalar veya çeşitli zararlı kimyasallar metabolik düzenimizi bozuyorlar.Yine bazı ilaçlar bazı hormonlar hep benzer şekilde troidler üzerinde olumsuz etkilere sahip.Benim kendi gözlemim, özellikle kronik yorgunluk enerjisizlik gibi durumlarda troidler aynen adrenal korteks gibi baskın önemde.Referans aralığında olsa bile herkesin aynı testosteron seviyeleri gibi troid hormon seviyeleri de farklı.Bu normal demekle normal olmuyor.Öyle insanlar gördüm, çöp gibi zayıf ama yediği yemeği 2-3 kişi yer, yine ortada bir şey yok Bu sadece insüline bağlanamaz aynı şekilde troidlerde baş rolde böyle kişilerde.Adam baklava yiyor gözümün önünde kaşıkla nutella yiyor, zerre dikkat etme yok beslenmeye.Ama gel gelelim vucut define ve kaslı...Hiper aktivite, aşırı vucut sıcaklığı, saçlarda dökülme, uykusuzluk, libidoda dalgalanma veya düşüklük, sinirlilik, yemekten kısa süre sonra tuvalet ihtiyacı vb. troidlerin hızlı çalıştığını gösteren belirtiler.Buna insülin direnci de eklenince kilo alması imkansıza yakın...Troidleri yavaş çalışıyorsa ve insülin direnci de varsa kişide bu sefer de kısa sürede yağlı sulu bir vucuda sahip oluyor.Kilo vermesi çok zor oluyor...Bunlara üçüncül olarak adrenalin ve kortizon da eklenince ortaya çok acaip patolojiler çıkıyor

Konuları açan arkadaşların sorunlarından dolayı troidlere dikkat çekiyorum aslında Bence kullanılır fazla abartılmadığı sürece.Troid hormonları aslında depo hormon ve gerektiği kadar salınıyor kana...Metabolizmamız çok akıllı ve yılların verdiği alışkanlığı kolay kolay değiştirmiyor ve bazen kemikleşmişcesine ayak sürüyor.Bu gibi durumlarda definasyonda süreci hızlandırmak için ve frenlemeyi azaltmak için kullanılabilir.Bünyesi endo olanların bence her zaman düşük dozlarda da olsa kullanmaları elzem.Veya doğal olarak t4-t3 dönüşümünü arttıran suplementlerden de yararlanılabilir.Maliyet/performans açısından uzun süreler kullanılmadıkça tiromel avantajlı bence...

İşin içinden çıkamayınca ve herşeyi teoride öğrendiklerinden "psikolojik" demek kolaylarına geliyor.Bizlerin iyi tarafı, sorunları yaşayıp bir kaç puanlık artış ve azalışın nasıl etkiler oluşturduğunu bizzat kendi üzerimizde görmemiz... 20 li yaşlardaki ve genellikle metabolizmaları yavaş, sürekli bilgisayar başında oturan, hareketsiz ve yemeğe düşkün gençlerin prolaktinleri yüksek seyredebiliyor gözlemlediğim kadarıyla...Bunun araştırılması ve testlerden sonra tanı konulması gerekir. Benim gözüme çarpan daha çok troidlerin oldu.Belirttiğin sıkıntılar troidlerden de kaynaklanabilir ve ayrıca diğer hormonlarını da belli bir oranda etkileyebilir... Metabolizması yavaş, hep yorgun uykulu vb. insanlarda özellikle troidler öncelikle incelenmeli.Böyle kişiler günde iki tablet tiromel alıp bir de öyle durumlarına baksınlar.Ne uyku kalıyor, ne yorgunluk hali, ne de kabızlık vb.

Fragmentle ilgili konu başlığında yeterince bilgi ve kullanıcı yorumları var.Göz atmanı tavsiye ederim...Kullanımıyla ilgili en önemli şey, aynen büyüme hormonunda olduğu gibi insülinle uyumsuz olmasından, aç olarak kullanılmasının gerekmesi.Buna dikkat edildiği sürece etkisi hissedilir...

Bunda bir tuhaflık var, böyle çıkmaması gerekiyor.Fsh değerin görünmüyor o da mı lh gibi ? Kullandığın ürün soğuk zincirde muhafaza edilmesi gereken bir ilaç.Buna riayet edilmemişse bozulmuş olabilir.Tek seferde vurmadan etkisiz diye fikir söylemen yanlış.Bu ilacı kadında da erkekte de yumurtayı hızla olgunlaştırmak için kullanıyorlar.Tek seferde kullanılıyor normalde, fakat bize fazla gelebileceği için bölerek kullanmayı öneriyoruz.Diğer bir durum da yapılan testin hatalı olabileceği ihtimali...Bu ülkede hiç bir şey doğru değil, her ihtimali düşünmek gerekli...

Kalori hesabı yapsın bu arkadaş muhakkak.Günlük ihtiyacı olan kalorinin 500-600 altını alsın.Endomorf vucuda sahip insanların uzun açlık dönemlerine uyumları daha fazla onun için az öğün daha yararlı oluyor.Cardiyoyu nerede nasıl yaptığından çok, tempolu ve terleyebileceği şekilde olması önemli.Koşu kilodan dolayı eklemlere ve aradaki yumuşak dokulara yük bindireceğinden pek tavsiye etmiyorum.Mümkünse eliptik bisiklet ve sabit bisikletle dönüşümlü çalışmalı.Kilo biraz daha makul seviyelere düştükten sonra koşu da yapılır...Hergün bol su içilmeli, özellikle antrenmanda 1,5-2 litre su tüketilmeli...

Pct için aynı pregnyl de olduğu gibi bazı bünyelere düşük dozlar yetersiz gelebilir.Mümkünse 2-3 dozda vurun... Test sonucunu paylaşırsan daha net fikir alınabilir...

Cardarin+SR9009 ve winstrol yerine bitkisel içerikli water-out gibi bir suplement kullanılsa daha efektif olur.Haftanın 5 günü sadece kardiyo yapmalı en az 1,5 saat.Beslenmede ekmeği makarnayı princi min. seviyelerde tutmak ve günde 2 öğünle durmak daha etkili olur.Öğlen sert bir kahve ve yanında bir iki parça bitter çikolata yeterli.Ayrıca troidleri hızlandırmak için tiromel 25 mg olarak devam edilmesi faydalı olur. Gerekirse kardiyo öncesi termojenik suplement alınabilir.Clenbuterol kullanıyor olsa tiromel dahil bir çok şeye gerek kalmazdı...Cardarin+sr9009 ve clenbuterol yeterli olurdu...